Patronsuz Medya

Benim hiç kartvizitim olmadı

Necdet Şen - 10 Temmuz 2008  


Hiç bir zaman kartvizitim olmadı benim.

Bir kartvizitin üstüne yazdıracak adımdan başka neyim var, hiç bilemiyorum.

Kapı zillerindeki "Yük. Müh." ya da "Em. Büyükelçi" yazan kırpılmış kartvizitlere bakar bakar tebessüm ederim.

Ya da mezar taşlarındaki "bilmemnere eşrafından emekli kurmay albay" benzeri böbürlenmelere.

Azrail'in de çok umurundaydı sanki senin hangi bakanlıktan kaçıncı derecenin kaçıncı basamağından emekli olduğun.

Ya da arkanda kaç okka hisse senedi bırakarak imamın kayığına bindiğin.

Nasıl yaşadın, sen bana onu söyle.

Adam gibi mi cudam gibi mi?

Ben necdet efendi, yaşadığım hayatın hakkını verebildim mi bilemiyorum. Bildiğim tek şey, hiç bir zaman kartvizitimin olmadığı.

Bir alım bir çalımla takdim edilen kartvizitleri de rastladığım ilk çöp kutusuna dehlediğim.

Kartvizitlerle pişti oynanan bir dünyaya ait hissetmedim hiç kendimi.

Yorumlar

Ben, birinin bişeyi olmayınca, adaletin de olmadığını keşfettim.

Hülya Görkem - 31 Aralık 2010 (11:38)

Kendimi tanıtırken meslek ünvanımı adımın önüne getirmeyi hiç düşünmüyorum. Düşünsenize, biriyle tanışırken, ünvanımı da ismimin önüne koyup kullanıyorum: "Merhaba. Ben Tercüman Saim Boşluksuzbinkarakter. Memnun oldum. Hemen tercümenize başlayayım." Kendimi tanıtırken ünvan eklemeyi hiç aklıma getirmiyorum ve gerek de görmüyorum.

Adam ya da kadın kendini tanıtırken; "Ben Dişhekimi Ayşe Fenaçeker, ben Doktor Hakan Hastayakan, ben Pilot Batuhan Uçaktekeri" şeklinde giriş yapıyor.

Bu tür insanlar, meslek ünvanlarını isimlerinden daha değerli ve güçlü görüyor ve ancak onları belirterek günlük yaşamına devam edebiliyor. Bir bakıma, hayatın zorluklarına karşı yüzeysel bir savunma alanı yaratmaya çalışıyor.

Mesela gasilhaneden sorumlu bir insanın, kendisini tanıtırken, "Merhaba. Ben Gassal Berkecan İyiyıkar" diyebileceğini sanmıyorum. Her mesleğin elbet övünülecek yanları ve önem arz eden kısımları var ama ismimizin önünü işgal edecek kadar değil.

Saim Yardımcı - 9 Nisan 2013 (16:30)

diYorum

 

Necdet Şen neler yazdı?

85
Derkenar'da     Google'da   ARA