Arşivde yazara ait 295 yazı var → 1 / 37
Necdet Şen - 11 Eylül 2015
Bu aralar hayatımızı ve gündemimizi karartan bütün o hiddet ve celâdet, bütün o ezerim ulan
efelenmeleri, kendi ülkesinin kasabalarını ve vadilerini falan zapt etmeler işte bunun tezahürü. Devlet elbisesi üzerlerine bol geldi, alemin maskarası oldular.
Necdet Şen - 14 Ekim 2015
Aynı kaygıları, aynı temennileri, aynı tespitleri kırk yıl boyunca ısıtıp ısıtıp tekrarlamak ağır işçilik. Benim bünye biraz nazenin mi ne; üç beş tekrardan sonra kendi sesimden sıkılmaya başlıyor, daha fazla kafa ütülememek için susuyorum. Ahali sosyal medyadan cüz cüz indiriyor zaten hayatın sırrını. Bir ses eksik bir ses fazla, ne fark eder?
Necdet Şen - 3 Eylül 2022
Genç kuşağın osmanlıcaya aşinalığının biz dinozorlara göre daha az olmasında fazla acaiplik yok belki, ama ilk kez karşılaştığı bir kelimeyi araştırıp doğrusunu öğrenmeye çalışmak yerine malûm mıntıkasından anlam atayan bu münevver zevat, insanı acı acı gülümsetiyor.
Şimdi Tarla, büyüyünce Çöl olacak
Necdet Şen - 23 Eylül 2020
Sanırım şunu anlama zamanımız geldi: Oylarımızla seçtiklerimiz -bundan sonra seçeceklerimiz de dahil- devlet erkânının öncelikleri arasında bu sorunu lehimize çözmek gibi bir gündem maddesi yok. Onlar şirketlere kara sevdalı. Sorunumuzu biz, kendimiz çözeceğiz.
Necdet Şen - 3 Ağustos 2020
O köşenin hangi meziyetlere ya da ahbap çavuş kayırmalarına binaen edinildiğini dışarıdan bakarak anlamak pek mümkün olmuyor; ama yıllar boyu işgal edilen o köşelerde kedi oldu olalı tek fare tutamayışlarına bakarak, işin liyakatten çok bir kliğe, bir camiaya mensubiyetten kaynaklandığını hissediyorsun.
Necdet Şen - 22 Temmuz 2020
İyi tatiller canım arkadaşım. Döndüğünde büyük şehirlerin süpermarket raflarına bizden selâm söyle. Oralarda para istiflemek uğruna yok edilen sahici cennetlerin son nefesleri satılıyor.
Necdet Şen - 8 Mayıs 2020
Şunu aklımızda tutabilirsek belki de onca seçenek bolluğunda adımımızı hangi kapıdan yana atacağımızı sezinleyebiliriz: Bize dayatılan her melâneti kader belleyip susmak, sineye çekmek, normalimiz olarak kabullenmek zorunda mıyız?
Aile AKP Ali Türkan Amerika Araba Aydın Beslenme Bilim Cem Karaca Cehalet CHP Cinsellik Çevre Çizgi Roman Çocuk Demokrasi Deprem Derkenar Devlet Dil Distopya Edebiyat Eğitim Ekonomi Erkek Fanatizm Felsefe Feminizm Gençlik Hayat Hayvanlar Hoyratlık Hukuk İnternet İslâm Kadın Kapitalizm Kedi Kemalizm Kent Kitap Kişilik Komplo Konut Kültür Kürtler Mavra Medya Mektup Meslek Militarizm Milliyetçilik Mizah Modernite Müzik Necdet Şen Nefret Nostalji Pazarlama Polemik Portreler Psikoloji Reklam Safsata Sağlık Sanat Savaş Sevgi Seyahat Sinema Siyaset Spor Şiir Tarih Teknoloji Telefon Televizyon Terör Toplum Tutunamayanlar Vicdan Yazmak Yalnızlık Yaşlılık Yergi Yoksulluk
Sitedeki içerik 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasası ile korunmaktadır. Yazılı izin olmadan kopyalanamaz, çoğaltılamaz, değiştirilemez, başka mecralarda kullanılamaz. Ancak, uzunluğu 200 kelimeyi geçmemek, yazar adı ve kaynak belirtmek ve bu sayfaya link vermek kaydıyla yazılardan alıntı yapılabilir.