Patronsuz Medya

Meriç teyze Necdet Şen'i şikâyet etti

Ayşe Arman - Hürriyet - 26 Temmuz 1995  


Ben onu tanımıyorum. O beni tanıdığını söyledi…

"Kızım sen benim sabahları içimi açıyorsun. Sen diyorum sana, kızım yaşındasın çünkü. Bunu söylemek için aradım. Ay niye heyecanlandım ki birden" dedi sonra da…

Öyle sevindim ki, öyle gerçek sevindim ki, 55 yaşındaki Meriç Teyze'nin telefonuna…

Yalova'daki Hamdi Amca'yı da andım sesindeki içtenlikte. Onun hatırını uzun zamandır soramadığım için utandım… İkisi tek seste birleşti, ikisini de birden özledim.

"Avcılar'da oturuyorum. Bir gün gel, denize bakar bir güzel dertleşiriz" dedi, "Su böreklerim meşhurdur. Sana su böreği yaparım" …

"Tamam" dedim.

Konuşmanın birinci yarısı böyle geçti. Sonra…

"Sen gördün mü?" dedi.

"Neyi gördüm mü?"

"Necdet Şen'in Değişim Rüzgârı'nı" …

(Eyvah yine yakalandım. Daha gazeteye bakmamıştım. Baksam da o bölümü okuyacağım şüpheliydi…)

Benim verdiğim "es" ten cesaret alıp sürdürdü konuşmasını:

"Bilmiyorum adresi var mı bu yazının. Ama çok ayıp. Üstelik köylüce. Edep yeri ne demek… İri kıçıyla gittiği her yere, taşıdığı iç bulandırıcı koku ne demek… Bari adlı adıyla söylemesin, kuku desin pipi desin, bir şey yapsın. Ben 55 yaşındayım, böyle şey duymadım" .

* * *

Boş ver Meriç Teyze. İlk defa olmuyor ki. Hem, Necdet Şen'in günde kaç defa iç çamaşırı değiştirdiğini bilmiyoruz. İnşallah gereğini yerine getiriyordur. Aksi takdirde dünyanın en büyük iftiracısı durumuna düşecek.

Amaaan… Zaten bize ne onun kokusundan mokusundan…

diYorum

 

53
Derkenar'da     Google'da   ARA