Patronsuz Medya

Mühürlenmiş Zaman

Andrey Tarkovski - 1985

Künye - Andrey Tarkovski, Mühürlenmiş Zaman, Çeviri: Füsun Ant, 200 sayfa, Agora Kitaplığı, üçüncü basım, 2008  


Sanat niçin vardır? Sanata kim ihtiyaç duyar? Esasen sanata ihtiyaç duyan herhangi bir kimse var mı?

Bütün bunlar, yalnızca sanatçıların değil, sanatı kabullenen, daha doğrusu günümüzde kullanılagelen deyimiyle 'tüketen' (ne yazık ki bu 'tüketen' deyimi, 20. yüzyıldaki sanat-kitle ilişkisinin özünü belirlemekte, dahası adeta teşhir etmektedir) her insanın cevabını aradığı sorulardır.

Herkes bu soruyla ilgili ve dediğimiz gibi, sanatla uğraşan her insan bu soruya bir cevap arıyor. Aleksander Blok, "Şair, kargaşadan uyum yaratır" demiştir… Puşkin, şairi peygamberlik yeteneğiyle donatır… Her sanatçı, diğer sanatçılar için bağlayıcı olmayan, kendine özgü yasalarla tanımlanır.

(Sayfa 25, 26)

* * *

Bir insan şu ya da bu bilimsel sisteme katılmak istediğinde, mantıklı düşünme yeteneğini harekete geçirmek, belli bir eğitim sistemine iyice vakıf olmak, onu anlamak zorundadır. Sanat ise herkese yönelir, herkes tarafından hissedilebilen bir etki oluşturmayı, duygusal sarsıntı yaratmayı ve kabul edilmeyi umar.

Sanat, insandan, katı mantık kurallarından çok, sanatçılarca iletilen manevi enerjiye boyun eğmesini bekler. Ve sanat, en olgucu anlamıyla da olsa bir eğitim temeli değil, manevi deneyim talep eder.

Sanat, insanları çevresinde toplamaya iten o sonsuz, dur durak tanımayan idealin, maneviyat özleminin duyulduğu yerde ortaya çıkar ve gelişir. Modern sanatın geçtiği yol yanlıştır, çünkü hayatın anlamını arama adına salt kendini onaylama peşinde koşmaktadır. Bu yüzden bu yaratıcı uğraş, kendi bireyci eylemlerinin bir kerelik değerlerini haklı göstermeye çalışan egzantrik kişilerin garip bir çabasına dönüşmüştür. Ne var ki, bireyin kendini sanatta kanıtlaması imkansızdır, çünkü sanat daha farklı, genel ve yüksek bir düşünceye hizmet eder.

Sanatçı kendisine neredeyse bir mucize sonucu bahşedilmiş sayabileceğimiz yeteneğinin bedelini ödemek zorunda olan bir hizmetkârdır. Günümüz insanı hiç bir şey feda etmeye yanaşmıyor; oysa gerçek bireyselliğe varmanın tek yolu özveriden geçer. Ne yazık ki, bu gerçeği giderek unutuyoruz, dolayısıyla insan olma duygusu da yitip gidiyor.

(Sayfa 28, 29)

diYorum

 

65
Derkenar'da     Google'da   ARA